Katılım Bankalarına İlgi Artıyor

Dijital yönlü dinamik yatırımlara sahip olan katılım bankaları, Türkiye’de her geçen gün artan bir ilgi görüyor

Türkiye’de katılım bankalarına olan teveccüh, günden güne artıyor. İlginin yükselmesinde söz konusu bankaların dijital yönlü dinamik yatırımları büyük rol oynuyor.

İslam Ekonomisi ve Ekonomik Sistemler üzerine çalışmalar yürüten Prof. Dr. Necdet Şensoy, Doç. Dr. Osman Bayraktar ve Dr. Öğretim Üyesi Hüseyin Arslan tarafından hazırlanan raporda, katılım bankalarının pandemi dönemindeki performansları ele alındı. Türkiye Katılım Bankaları Birliği’nden alınan görüşlerle hazırlanan raporda, 2018 yılı itibarıyla İslami finansal varlıkların küresel hacminin 2.5 trilyon dolar olduğu, katılım bankalarının Türkiye’de bankacılık sektöründeki payının ise yüzde 6 düzeyine geldiği dile getirildi.

Fırsata dönüşebilir

Raporda konvansiyonel bankaların gerisinde olan katılım bankalarının, dağıtım kanallarını genişletmek ve müşteri sayısını artırmak için pandemi sürecini bir fırsat olarak değerlendirdiklerine vurgu yapılarak, katılım bankalarında vadesiz mevduat oranının yüksek olması ve düşük vade farkı ortamının fonlama yapmada avantaj oluşturabileceğine işaret edildi.

Kaynak girişi artacak

Raporun yazım sürecinde görüşleri alınan katılım bankaları yöneticilerine göre pandemi dönemi kaynak girişini etkilemedi. Hatta spekülatif işlemlerden kaçan müşteriler için katılım bankaları bir cazibe merkezi oldu. Dolayısıyla kaynak girişinin daha da artması bekleniyor. Kaynak yapısı içinde cari hesap ve kıymetli madenler oranının da artacağı öngörülüyor.

Katılım bankalarının müşterilerinden tam not aldılar

Pandemi döneminde tüketicilere ve firmalara nakit temin eden; kredi yapılandırma başvurularını geri çevirmeyerek takdir toplayan katılım bankaları, internet üzerinden sundukları finansal hizmetlerle müşterilerinden tam not alıyorlar. Dijital dönüşümlerini tamamlayan, yatırım ve para transferi gibi işlemlerini kolaylaştıran bu bankalara teveccüh arttı.

Ziraat Katılım’ın sektördeki payı artıyor

2015 yılında faaliyetlerine başlayan Ziraat Katılım’ın payı her geçen gün artıyor. Bankanın beş yılda sektörden aldığı pay yüzde 13 seviyesinin üzerine çıktı.

Muşareke finansmanı da kullanılıyor

Sektörde yüzde 95 oranında murabaha ile finansmanın sağlandığı  bir ortamda finansal ortaklıklar, finansal kiralama ve istisna gibi ürünleri yaygınlaştırma çalışmalarının devam ettiği Ziraat Katılım’da, mudarebe ve muşareke yöntemleri kullanılarak hem reel ekonomi destekleniyor hem de faizsiz ekosistemin güçlenmesine katkı sağlanıyor. Ziraat Katılım’ın muşaraka ve istisna yöntemiyle finanse ettiği bazı yatırım alanları şöyle sıralanıyor:

FZK Mühendislik ve Sınai Yatırımlar A.Ş. (savunma, otomotiv sanayi ve raylı sistemlere alanlarında hizmet veren şirkete finansal ortaklık),

Yünsa Yünlü Sanayi ve Ticaret A.Ş. (Avrupa’nın en büyük entegre dokuma kumaş üreticisi ile Finansal Ortaklık),

Livzym Biyoteknoloji (ithal ikameci enzim endüstrisi finansal ortaklığı), Metal Filo (süreç tamamlanmış-ilk muşaraka),

Medyasoft (GİB’na yapılan yazılım işlemine finansman ortaklığı),

Manisa Şehir Hastanesi Projesi.

Bankanın ortaklıklarda yer almadaki temel amacı ise istihdamı ve ihracatı artırmak, ithalatı düşürmek ve ülkemiz sınırları içerisinde üretilemeyen ithal ürünlerin yerli ikamelerini üretmek olarak belirlendi.

Değer katıyoruz

Ziraat Katılım Genel Müdürü Metin Özdemir, katılım bankacılığının geleceğine dair yaptığı değerlendirmede, “Ziraat Katılım olarak, ülkemizin ve toplumun ihtiyaçlarını belirleyerek sektöre derinlik kazandıracak, faizsiz bankacılık prensiplerine uygun ürün ve modelleri geliştirmeye ve uygulamaya, topluma ve tüm paydaşlarımıza değer katacak çalışmalara devam edeceğiz” dedi.

Aktif payı artıyor

Türkiye’de faaliyet gösteren 52 bankanın 6 tanesi katılım bankacılığından oluşuyor. Katılım Bankacılığının 2000 yılında yüzde 1,2 olan aktif payı 2012-2018 döneminde yüzde 5’ler düzeyinde seyretti. Ziraat Katılım, Vakıf Katılım ve 2019 yılında Emlak Katılım’ın faaliyete başlaması ile birlikte Katılım Finans sisteminin toplam bankacılık içerisindeki payı Mayıs 2020 itibarıyla yüzde 6,8 seviyelerine yükseldi.

Kaynak: Yeni Akit

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir